Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 23 Ocak’ta başlayacak Şam seferlerinin önemine vurgu yaptı. Bakan Uraloğlu, Türk Hava Yolları'nın (THY) haftada 3 frekansla gerçekleştireceği seferlerin Suriye'de istikrarın sağlanmasına katkıda bulunacağını ifade etti. Bu yeni seferler, Suriye'deki geçiş sürecinin tamamlanması ve tüm Suriyelileri kapsayan bir sistemin inşası açısından kritik bir adım olarak değerlendiriliyor.
Uraloğlu, “Haftada 3 frekans olarak planladığımız THY’nin Şam seferleri Suriye'de istikrarın tesisi, geçiş sürecinin tamamlanması ve tüm Suriyelileri kucaklayan bir sistemin inşası için çok önemli bir adım daha atılmış olacaktır.” dedi. Bu açıklamalar, havacılık sektöründeki gelişmelerin yanı sıra, bölgedeki siyasi durumun da etkisini gözler önüne seriyor.
Bakan Uraloğlu, Türk Hava Yolları Yönetim Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, havacılığın modern yaşamda ne denli önemli bir yere sahip olduğunu vurguladı. “Ulaşılabilirlik ve hız kavramları yaşamlarımızı şekillendiren en temel faktörler haline geldi.” ifadesini kullandı. Ulaşımın, hayatın ayrılmaz bir parçası haline geldiğini belirtti.
Uraloğlu, havacılığın küresel ekonomi ve sosyal ilişkilerdeki rolüne dikkat çekerek, “Havayolu her geçen gün daha çok tercih ediliyor.” dedi. Zaman kıtlığının bireyleri daha kısa sürede daha uzak mesafelere gitmeye yönelttiğini belirtti. Bu bağlamda, havacılığın bu ihtiyacı karşılayan en etkin araç olduğunu ifade etti.
23 Ocak’ta başlayacak Şam seferleri, Suriye'de yeni bir dönemin başlangıcını simgeliyor. Uraloğlu, “Suriye’deki BAAS rejiminin devrilmesinin ardından ilk günden itibaren aksiyon alarak yetkili ekiplerimizi Halep ve Şam Havaalanlarına mevcut durumu incelemek üzere görevlendirdik.” dedi. Bu seferlerin, bölgedeki istikrarın sağlanmasına yönelik önemli bir adım olduğunu belirtti.
Uraloğlu, “Suriye'de emniyet ve hava seyrüsefere ilişkin eksikliklerin giderilmesi amacıyla gerekli uzmanlık ve destekleri sağlıyoruz.” ifadesini kullandı. Türk Hava Yolları'nın da Şam'a bir heyet göndererek gerekli incelemeleri yaptığı belirtildi.
Bakan Uraloğlu, Türkiye'nin hava ulaştırma anlaşması yapılan ülke sayısının 175'e çıktığını belirtti. “2024 yılında havacılık sektöründe Bakanlık olarak diğer ülke sivil havacılık otoriteleri ile yakın iş birliğimizi sürdüreceğiz.” dedi. Bu kapsamda, taşıyıcıların haklarını genişletme hedefi vurgulandı.
Yeni düzenlemelerle, hem yolcuların hem de havayolu taşımacılarının haklarının korunması amaçlanıyor. Uçak içerisinde taşkınlık yapanlara ve güvenliği tehlikeye atan davranışlara karşı sert cezalar getirildi. Bu durum, havacılıkta güvenliğin artırılmasına yönelik önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
Uraloğlu, 2002’de 34.5 milyon olan yolcu sayısının 2024 yılında 230 milyonun üzerine çıktığını belirtti. “2024 yılında uçak trafiğinde toplam 2 milyon 290 bin 581’e ulaştık.” dedi. Bu artış, Türkiye'nin havacılık alanındaki gelişimini gözler önüne seriyor.
İstanbul Havalimanı'nın, Avrupa’nın en yoğun havalimanı olma unvanını sürdürmesi bekleniyor. Uraloğlu, İstanbul Havalimanı'nın 350’nin üzerinde destinasyona uçuş imkânı sağlayacağını ifade etti. Bu durum, Türk Hava Yolları'nın küresel bir marka olma yolundaki kararlılığını gösteriyor.